Birinci Meclis Eşsizdir
Tarihe mal olmuş o fotoğrafa bakıyorum: Sarıklı, sakallı hocalarla, pırıl pırıl üniformalı askerler; külahlı ağalarla, aşiret beyleri; tarikat babalarıyla Avrupa’da yüksek öğrenim görmüş, yabancı dil bilen modern gençler yan yana.
Çiftçi, tüccar, gazeteci, bankacı, avukat, doktor, mühendis, işçi, asker, yan yana. Yaşlarına bakıyoruz: Her yaştan milletvekili var, kırk yaş altındakilerin sayısı ise meclisin yarısından fazla.
İdeolojilerine bakıyoruz: Çoğunluğu Anadolu ve Rumeli Müdafai Hukuk Cemiyeti temsilcileri; onların yanında
İttihat ve Terakki Cemiyeti üyeleri ve Meclisi Mebusan’dan gelenler...
Sosyalist görüşü benimseyenler de var; Islahatçılar ve mukaddesatçılar da…
Dört kadınla evlenme hakkı tanınması için yasa tasarısı hazırlayan da var; kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilsin diyen de.
Her yaştan her sosyal kesimden her ideolojiden insan yan yana; fakat hepsini bir arada tutan, tüm ideolojilerin üstünde yazılı olmayan bir üst yasa var: KUVAYI MİLLİYE RUHU!
Birinci Meclis’e hakim olan bu ruh, meclisin tüm yasa ve eylemlerinin kaynağıydı.
Bu ruh vicdanlara kazınmış en yüce yasa hükmündeydi.
Bu ruh ‘tam bağımsızlık’ ilkesini, devletin temeline kazıyan ruhtu.
BİRİNCİ MECLİS işte bu ruh nedeniyle eşsizdir.
BİRİNCİ MECLİS, İşgalci emperyalist devletlere meydan okuduğu için eşsizdir; BİRİNCİ MECLİS, kurucu meclis olduğu için, milletin kaderini belirleyen meclis olduğu için eşsizdir.
O, İstiklal Savaşını kazanan Gazi Meclis’tir.
Yüz yıl önce vatan için bağımsızlık için bir araya gelen Türk milletinin özünde bugün de ÖNCE VATAN diyen cevher yaşamaktadır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 100. Yılı kutlu olsun.
23 Nisan 2020