Tek Tabanca, Nihat Genç



“Her birimiz bu haysiyet mücadelesinde tek tabancayız.” diyor yazar kitabın başında okuyucusuna.

Yirmi dört öykünün yer aldığı kitap için Türkiye'den insan manzaraları diyebiliriz. Çok etkileyici, çarpıcı, bellekte derin izler bırakacak insan öyküleri var Tek Tabanca'da. Daha çok alt gelir düzeyinden insanları anlatıyor.

Yaşlı bir sokak kemancısı, askerden dönüşünde ölen Yusuf, felçli Ali, Maviş, şehit askerler, dilenci çocuklar, Kopça Hasan, işsiz üniversite mezunları, uyanık çaycı Şükrü, aşk yüzünden deliren Deli Türkan, Karadeniz'in küçük bir ilçesine atanan İstanbullu Doktor, unutamadığım tipler. En tuhaf, en çarpıcı olan öykü kahramanı Necati…

Üniversitelerdeki sağcı solcu öğrencilerin analizlerinin yapıldığı “Kalkmış” öyküsü sanki 12 Eylül darbesinin ezdiği işkencelerden geçmiş gençliğe yakılmış bir ağıt gibi. Bu insanların aşkları, acıları, yoksullukları, tutkuları öyle gerçek ki... Her biri derin izler bırakıyor okuyucuda.

Türkiye'yi ve bu coğrafyada yaşayanları çok iyi gözleyen bir yazar Nihat Genç. Öykü kişilerini tanıtırken betimlerken yaptığı derin psikolojik tahliller hayranlık uyandırıyor.

"Yeni Krallığımız: Necati’nin Yeri" öyküsünde, en ağır şiddeti kendisine uygulayan Necati tipi asla unutulmuyor ve dünyadaki şiddetin nedenleri üzerine insanı düşündürüyor. İnsanları tanımak için bu tür kitaplara ihtiyacımız var.

Yazar, daha iyi bir hayat, daha iyi bir dünya için mücadele isteği uyandırıyor okurda. Nihat Genç’in tüm kitapları gibi Tek Tabanca için de çok şey söylenebilir, yazılabilir, çok yönlü incelemeler yapılabilir fakat ne dense ne yazılsa hep eksik olacaktır.

En iyisi, Karadeniz’in dağları gibi mağrur, gökkuşağı gibi renkli, okyanuslar kadar derin, Yunus kadar insancıl ve yetingen, her türlü zulmün önünde kaya gibi duran bu cesur kalemi okumak!

Mayıs, 2016