Kemalizmin Felsefesi ve Kaynakları


Kemalizmin ulusal ve uluslararası kaynaklarını, Kemalizmin felsefi boyutunu derinlemesine ele alan KEMALİST DEVRİM setinin 5. kitabı.

Düşünsel kaynaklarına inilmeden Kemalizmin tam olarak anlaşılamayacağını anlatan kitabın kaynakçası da çok zengin. Atatürk'ün Bütün Eserleri 1-30. cilt dahil yüzü aşkın seçkin kaynağa başvurulmuş.

Devrimi yapan ve kendilerini Kemalist olarak tanımlayan bu öncü asker ve sivillerin düşünsel alt yapısı, hayat felsefesi neydi? İlham kaynakları kimlerdi?

Bu mucizeyi yaratan öncü subaylar ve aydınlar kimdi? Hayatı ve dünyayı nasıl anlıyordu?

Öncülerin tartışmasız lideri Harp okulunun en parlak öğrencisi Mustafa Kemal’dir ve 57 yıllık hayatında -resmi kaynaklara göre- 3. 997 kitap sığdırmıştır. Hemen yanı başındaki devrimci kadrodan bazılarını saymak isterim.

İlk medeni yasamızı hazırlayan Mahmut Esat Bozkurt…

İlk Milli Eğitim Bakanlarından Mustafa Necati

Atatürk’ün değişmez Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras.

1927-1938 döneminin değişmez İçişleri Bakanı Şükrü Kaya.

Kitap bilmediğimiz, uzun yıllar sansürlenmiş üstü örtülmüş gerçekleri dile getirirken kafamızdaki birçok bulanıklığı da gideriyor. Parça parça bilgiler bir bütünlüğe kavuşuyor, aydınlanıyoruz.


Kemalizm - Kamalizm terimleri

Bu terim ilk kez İngiliz ve Amerikan basınında M:Kemal ve arkadaşlarını aşağılamak için Kemal ve çetesi anlamında kullanılmış. Sovyet basınında ise bu terim emperyalizme karşı mücadele eden Türklerin kurtuluş hareketidir.

Sözcük doktrin mi, ideoloji mi prensip mi sorusunun cevabına gelince. Cevabı Mustafa Kemal’den alalım:

Cumhuriyet Halk Partisi 1935 programında şu cümle yer alıyor: “Partinin güttüğü bütün bu esaslar Kamalizm prensipleridir.”

Kamal, Türkçede kale, ordu anlamına gelen bir sözcüktür.

1936’da Kemalizm veya Kamalizm adıyla iki kitap yayınlanmış, 1931 CHP programında ise şu tanım yer alıyor:”

Cumhuriyet Halk Fırkasının programına temel olan ana fikir inkılabımızın başlangıcından bugüne kadarki fiiliyat ve tatbikatta aşikardır.” s.11

Kemalizm doktrin midir? Hayır, Atatürk’ün doktrin istemem donar kalırız. Biz yürüyüş halindeyiz, dediğini Yakup Kadri aktarır. s.15

Özet olarak Kemalizm Kemalist devrim denen uygulamaların toplamıdır ve (s.16) Kemalizmin hareket noktası, anahtar kavramı ise o günlerde yaşananlar, hayatın mecburiyetleridir diyebiliriz. Hayatın mecburiyetleri kavramı değişen zamana göre içi doldurulacak bir kavramdır. 50 yıl önce farklıdır, yirmi yıl önce bugünden farklıdır. Bugün bir yıl öncesinden yine farklıdır, Bir ay sonra daha farklı olacaktır. Bugünün mecburiyetleriyle bir yıl sonrasının mecburiyetleri yine farklı olacaktır.

Kemalistler sorunları bu gözle değerlendirirler.

Kemalist devrimin önderleri, başta Mustafa Kemal Fransız devriminden ve Sovyet devriminden etkilendiklerini açık açık ifade etmişlerdir.

Kemalizm Atamızın deyişiyle bir yürüyüştür bir uygulamadır. O yolun kılavuzu ise bilimdir. 1904’te 23 yaşındayken not defterine şöyle yazmış: “Evvela sosyalist olmalı, maddeyi anlamalı.”

1920’den itibaren devlet sosyalizmini savunduklarını Hakimiyeti Milliye gazetesinde ifade etmişler, hatta ders kitaplarına yazmışlardır. s.16

Kemalistler öncelikle halkçı olduklarını vurguluyorlar. Bunu şu belgelerden anlıyoruz:

-13 Eylül 1920 tarihli Halkçılık Programı

-1921 Anayasası

-1924 Anayasası

- Cumhuriyet Halk Fırkası 1931 Programı

- CHP 1935 Programı

- Devrim Kanunları

Halkçılık prensibinin kaynaklarına gelince iki kaynak karşımıza çıkıyor: Fransız İhtilali, Sovyet Devrimi.

Kemalizm bu iki devrimin Türkiye gerçekleri zemininde kaynaştırılmasıydı. s.19

Dünya tarihi içinde Kemalizmin tanımı, batıya göre burjuva demokratik

devrimidir.

Kemalizmin Felsefesi

Bu konuya girmeden önce iki ana felsefe akımını hatırlamak gerekiyor: idealizm ve materyalizm

Kısaca belirtip geçelim, İdealizmin kökleri dinsel ve mistiktir. Dünyayı anlamak için antik çağda tanrı ve tanrıçalara başvurulurdu. Daha sonraki süreçte ise kutsal kitaplara başvuruyorlar.

Materyalizmin kökleri ise deneye gözleme ve bilimsel düşünceye dayanıyor. Rönesanstan günümüze kadar idealizmle materyalizmin çatıştığını birçok bilimadamının kilisece afaroz edilip Bruno gibi yakıldığını biliyoruz.

Kemalistler materyalist tekçiliği savunuyorlar. İdealizmi reddediyorlar. Doğa hem evrenin yasaların sahibidir hem de aynı yasalara bağlıdır. Evrendeki varlıkların birliği esastır.

Kemalistlere göre doğada olduğu gibi toplumların hayatında da maddi süreçler belirleyicidir.

“TBMM Hükümeti millidir tamamiyle maddidir, hakikatperesttir.”

Gerçekçilik, maddeyi anlamak anahtar kavramdır.

İçişleri Bakanı Şükrü Kaya “...Tarihte deterministiz, icraatta pratik maddiyetçiyiz.”

Pratik maddiyetçilik hayatın ihtiyaçlarına cevap verme anlamında kullanıyorlar.

Kemalistler tarihte deterministiz derken toplumların da doğa gibi nesnel koşullara bağlı olduğunu saptıyorlar. Hayatın gündelik zaruretlerinden esinleniyorlar, bu nedenle pratik maddiyetçilik Kemalizmin eyleme öncelik veren özelliğidir.

Hayatın değişkenliğini, değişimin bir temel yasa olduğunu felsefe tarihinde ilk söyleyen Efesli Heraklitos’tur. MÖ 6. yüzyılda yaşamış bir bilgedir. Aynı suda iki kez yıkanamazsın, der, Efesli Heraklitos.

İçişleri bakanı Şükrü Kaya “Muayyen bir formül tatbik ederek onu ebediyen muhafaza için almadık” diyor.

Atatürk’ün Adalet bakanı Mahmut Esat Bozkurt dünya çapında bir hukukçudur. Dünya hukuk tarihine 1926’da kazandığı Bozkurt-Lotus Davası ile geçerek uluslararası bir şöhret kazanmıştır. Bu hukuk zaferinden sonra kendisine Atatürk tarafından Bozkurt soyadı verilmiştir.

Mahmut Esat Bozkurt, şöyle der: Bilimsel sosyalizmin emek değer teorisini reddedenler şarlatandır.

Bu noktada sözü ekonomiye getirelim. Kemalistler tarihte belirleyici etken olarak ekonomiyi görür.

İzmir İktisat Kongresi açılış konuşmasında Mustafa Kemal şöyle der:

“Zamanımız bir iktisat devrinden başka bir şey değildir.... Yegane kuvvet hakiki en kuvvetli temel iktisadiyattır.” Bu düşünceleri nedeniyle yeni Türkiye devletinin temellerinin süngü ile değil süngünün dahi dayandığı iktisadiyatla kurulacağını belirtmiştir.

Mahmut Esat Bozkurt ekonominin devlet biçimine ve dünya politikasına etkilerini açıklar ekonomiyle devrim arasındaki ilişkiye dikkati çeker. Şöyle der: “İhtilaller sosyal ve ekonomik nedenlerle gerçekleşir ve her ihtilal ancak ekonomik alana girerek tam ve başarılı olabilir.”

Kemalistlerin Fransız İhtilalini, Rus İhtilalini çok iyi araştırdığı Avrupa’daki aydınlanma dönemi düşünürlerini iyi tanıdığı yazılarından anlaşılıyor. Örneğin M. Esat Bozkurt Atatürk İhtilali kitabında Kant, Russo, Marks, Kapital, Lenin, yazılarında sık sık geçiyor, onlara gönderme yapıyor.

Kemalistlerin tarihe bakışında da farklı yaklaşımlar görürüz. Onlara göre Osmanlı egemen sınıfları hükümdarın çevresindeki ruhani, askeri ve mülki aristokrasiyi oluşturan feodallerden oluşur.

Yani Osmanlı tarihini sınıfsal açıdan ele alırlar. Onlara göre Osmanlı ordusunun görevi padişahın ve hakim sınıfın çıkarlarını korumaktır. Cumhuriyet döneminin tarih kitaplarına da bu tarih yaklaşımı yansımıştır.

Kemalistler insanlık tarihinin gelişmesinde devrimlere anahtar rolü verirler.

Toplumsal gelişmede evrim mi devrim mi tartışmasında tavırları devrimden yanadır. Evrim ancak fizyolojik olaylar için söz konusu olabilir. Sosyal ve ekonomik hayatta ilerleme gerektiğinde ihtilaldedir.

Atatürk devrim konusunda şöyle der: “İnkılap mevcut kurumları zorla değiştirmek demektir.

Cumhuriyetin tarihçisi hukukçusu Mahmut Esat Bozkurt (hala onun hazırladığı Medeni Kanun uygulanıyor) o günler için çok ileri cesur düşünceleri vardır: Siyasal kurumların, mülkiyetin değişen şekillerine bağlı olduğu “ tespitini yapar.

kemalistler devrimi tarihin kaçınılmaz ve gerekli gelişme yolu olarak görmüşlerdir. Reformcu değil devrimcidirler.

Türk devrimini bizzat Nutuk’ta kendisi özetleyen Atatürk’e göre yapılan: Osmanlı Padişahına ve Müslümanların halifesine isyandır; emperyalistlere milletçe silahlı olarak karşı koymak ve mücadele eylemektir. Yapılan işler arasız devrimlerdir. Türk devrimi, altı okta ifade edilir fakat onu donmaktan, çağın gerisine düşmekten kurtaracak olan özelliği devrimciliktir.
 7 Kasım 2016


Kemalist Devrim 5, Kemalizmin Felsefesi ve Kaynakları, Doğu Perinçek, Kaynak Yayınları